"Az daha çoktur." Öyledir değil mi? Etrafınızda her şeyden çok fazla olduğunda kendinizi bir kaosun içine düşmüş gibi hissedersiniz. Aklınız karışır. O anki davranışlarınız ve hissettikleriniz dahi etkilenir bu durumdan. Düşünün: Kalabalık ve çok fazla dağılmış bir odadasınız. Elinizde bir kitap var ve o kitabı okumalısınız. Dikkatiniz çok fazla dağılır değil mi? Odanın içindeki eşyalara ve dağınıklığa takılırsınız. Elinizdeki kitaba odaklanmanız gerekirken odak noktanız evdeki diğer eşyalara kayar. Gözleriniz ve zihniniz aynı anda yorulur. Hiçbir şey yapmasanız bile yorgun hissedersiniz etrafınızdaki çokluktan.
Dolabınız mesela. Çok fazla kalabalık olduğunda aklınız karışır. Neyi neyle kombinleyeceğinizi bilemezsiniz. Yarın ne giyeceğinizi saatlerce düşünür, gününüzün çoğunu bu şekilde geçirirsiniz. O yüzden çok her zaman çoktur diyemeyiz. Çünkü çok aslında daha azdır. Zamanınızdan, zihninizden, duygularınızdan çalar. Az daha çoktur çünkü zamanınızdan, zihninizden ve duygularınızdan her daim artar. Size bir şeyler katar.
Minimalizmin gücü de burada yatar. Sizi her açıdan besler. Yaşam alanınızdan fazlalıkları atmak; kendinize, zihninize ve duygularınıza yer açmak demektir. Huzurlu hissetmektir. Öyleyse gelin, nasıl minimalist bir yaşam alanı oluşturacağınıza hep birlikte göz atalım.
Adım 1: Fazla Eşyalardan Kurtulun
Evinizde ne kadar kullanmadığınız, ihtiyacınızı karşılamayan fazla eşya varsa öncelikle onlardan kurtulun. O eşyalardan kurtulmak yaşam alanınıza ferahlık getirecektir kuşkusuz. Mümkün olduğunca az eşya kullanmaya çalışın. Böylece eviniz daha derli toplu görünecektir.
Adım 2: Açık Tonlarda Renkler Kullanın
Kullanacağınız eşyaların açık renkli olması minimalist bir tarz yaratma konusundaki en önemli noktalardan bir tanesi. Beyaz ağırlıklı eşyalar kullanmaya çalışın. Eğer beyaz renk sizi korkutuyorsa açık gri tonları da tercih edebilirsiniz. Mobilyalarınızın, kapılarınızın ve duvar boyalarınızın rengi bu minvalde olabilir. Önemli olan aynı tondaki renkleri bir araya getirerek bir bütünlük oluşturmak ve evin ferah, sade görünmesini sağlamak. Renkleri karıştırmamak çok önemli. Çünkü karmaşık renk ve mobilya dekorasyonu yukarıda da bahsettiğimiz gibi zihninizin yorulmasına neden olur.
Adım 3: Zemini Sade Tutmaya Çalışın
Yerdeki oyuncaklardan, ayakkabılardan ve fazla desenli halılardan kurtulun. Ayakkabıları zemine koymayın. Daha sade tonlarda halı kullanmaya özen gösterin. Kullanacağınız halı çok büyük ve küçük olmasın. İrili ufaklı birden fazla halı da kullanmamanızı öneriyoruz. Sade ve nötr tonlarda halı kullanmayı tercih edin.
Adım 4: Aksesuar Kullanımına Dikkat
Gereği olmayan aksesuarlardan mümkün olduğunca vazgeçmeye çalışın. Masanızın üzerini, komodinleri ve diğer yüzeyleri fazla aksesuardan arındırın. Duvarlarınızı çok fazla tablo ile doldurmayın. Tablo asmak isterseniz de seçeceğiniz tablolar minimal desenlerle dizayn edilmiş tablolar olsun.
Minimal bir yaşamı seçmek, fazlalıklardan kurtulup az ile daha çok yaşamak aslında hiç zor değil. Hatta kendimize yapacağımız iyiliklerden bir tanesi. Keyifli günler!